Katil filmleri, genellikle gerilim ve korku türlerinde yer alan, izleyiciyi psikolojik olarak zorlayan yapımlar arasında bulunur. Bu tür filmler, insan psikolojisinin karanlık yönlerini keşfederken, genellikle bir veya daha fazla katilin cinayetlerini ve suç işleme motivasyonlarını ele alır. Katil filmlerinde çoğu zaman kurban ve avcı arasındaki gerilim, izleyiciyi ekrana kilitleyen unsurların başında gelir. Bu filmler, suçun işleniş süreci, katilin zihin yapısı ve adaletin peşine düşen karakterlerle derin bir merak uyandırır.
Kanlı gerilim filmleri, izleyicilerin adrenalin seviyelerini yükselten ve tüylerini diken diken eden yapımlardır. Bu tür filmler, genellikle korku, gerilim ve dram unsurlarını bir araya getirerek hem psikolojik hem de fiziksel bir korku deneyimi sunar. İçerdikleri yoğun şiddet sahneleri, izleyicilerin merakını ve korkusunu tetikleyerek, onları film boyunca sürekli bir endişe hali içinde tutar. Bu tür filmlerde sıkça kullanılan bir teknik, gerilim oluşturmak için belirsizlik ve bilinmeyeni kullanmaktır. Senaryo genellikle karmaşık ve sürükleyicidir, izleyiciye sürekli bir soru işareti bırakarak çözümü en sona saklar. Karakterler çoğu zaman psikolojik olarak derinlemesine işlenir ve bu da filmdeki gerilimi artırır. Ayrıca, atmosferin oluşturulmasında ses ve görüntü efektleri büyük rol oynar. Karanlık mekanlar, ürkütücü müzikler ve ani ses efektleri, izleyiciyi sürekli bir korku ve gerilim içinde tutar. Kanlı gerilim filmleri, korku ve şiddeti ustaca harmanlayarak, izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunar. Bu tür filmler, genellikle hem korku hem de gerilim unsurlarını bir arada sunduğu için, izleyicinin sinemada en yüksek korku seviyelerine ulaşmasını sağlar.
Bir grup insan, ortak bir bağımlılığa sahip olan düzenli olarak toplandıkları yardımlaşma toplantıları yapmaktadır. Bu anonim topluluk, bir şehirdeki senatöre yönelik bir suikast girişiminin ardından, karanlık ve karmaşık entrikaların ağında sıkışıp kalır. Suikast girişiminden kısa bir süre sonra, gizli cinayetler kulübüne yeni bir üye katılır. Katılımıyla birlikte, grup üyeleri arasında şüpheler başlar ve toplantılarının arkasında tehlikeli, güçlü ve etkili kişilerin bulunabileceğinden endişelenirler. Bu durum, grup içindeki ilişkileri ve güveni ciddi şekilde sarstığı gibi, toplantıların doğasını da değiştirmeye başlar. Artık gizli toplantılar, üyeleri arasında sadece öldürme arzusunu değil, aynı zamanda kimlerin gerçek amacının ne olduğunu sorgulama ihtiyacını da beraberinde getirir.
Küçük bir kızken Bogota'da ailesinin acımasızca öldürülmesine tanık olan genç kadın, zamanla soğukkanlı bir suikastçiye dönüşür. Çocukken yaşadığı bu travma, ona hayatta tek bir amaç bırakmıştır: ailesinin intikamını almak. Yıllar boyunca içindeki öfkeyi bastırıp, soğukkanlı bir profesyonel olarak yetişmiş, suikast dünyasında kendine bir yer edinmiştir. Gündüzleri amcası için tetikçilik yaparken, geceleri gizlice kendi adaletini sağlamak için sokaklara çıkar. Her cinayet, ailesinin ölümünden sorumlu olan mafya liderine bir adım daha yaklaşmasına yardımcı olur. Onun için her hedef, birer parça bulmaca gibidir; doğru zamanı ve yeri sabırla bekler. Profesyonel dünyada soğuk ve hesaplı bir katil olarak bilinse de, iç dünyasında derin bir keder ve intikam ateşi yanmaktadır.
Jules Winnfield (Samuel L. Jackson) ve Vincent Vega (John Travolta), patronları olan mafya lideri Marsellus Wallace'dan (Ving Rhames) çalınan bir valizi geri getirmekle görevlendirilmiş iki kiralık katildir. Marsellus Wallace, Vincent'tan birkaç gün sonra eşini, Mia'yı (Uma Thurman) dışarı çıkarmasını da istemiştir; bu sırada Marsellus şehir dışında olacaktır. Butch Coolidge (Bruce Willis) ise yaşlı bir boksördür ve Marsellus tarafından dövüşünü kaybetmesi için para verilmiştir. Bu gibi görünüşte birbirleriyle alakasız olayların etkisi altında kalan bu karakterlerin hayatları, komik, garip ve beklenmedik olaylarla iç içe geçmiş bir dizi olay örgüsü oluşturmaktadır.
Bu aksiyon gerilim filmi, Los Angeles'ta taksi şoförü olarak çalışan Max Durocher'ın hikayesini anlatıyor. Max, başkalarının hayatları hakkında derinlemesine konuşma yeteneğine sahip bir kişidir ve bu yeteneği, bir yolcusu olan ABD Adalet Bakanlığı savcısı Annie Farrell'ın ilgisini çeker. Annie, yolculuklarının sonunda Max'e telefon numarasını verir. Max, işine olan bağlılığı ve verimliliğiyle tanınsa da, bu etkileyici konuşmalarını kendi hayatını daha iyi hale getirmek için kullanamaz. On iki yıldır taksicilik yapmasına rağmen, bu işin geçici olduğunu ve bir gün kendi limuzin hizmetini kuracağını hayal eder. Hastanedeki annesine, zaten bir limuzin servisi sahibi olduğu yalanını söyler ve bu yalanı sadece annesini mutlu etmek için uydurduğunu iddia eder.
Babası, üvey annesi, üvey kız kardeşi ve küçük erkek kardeşi, babasının işverenleri tarafından öldürüldüğünde, 12 yaşındaki bir kız çocuğu, bu korkunç olaydan kurtulmayı başarır. Madde satıcısı olan babasının trajik sonuyla yüzleşen genç kız, bir profesyonel tetikçinin dairesine sığınır. Hayatını alt üst eden bu korkunç olayın ardından, intikam arzusuyla dolup taşar. Tetikçiden, kendi isteği üzerine, mesleğinin inceliklerini öğrenmeye başlar. Amacı, ailesini mahveden ve en sevdiği kardeşinin ölümüne neden olan yozlaşmış DEA ajanından intikam almaktır. Artık tek hedefi, hayatını mahveden bu kişiyi ortadan kaldırmaktır.
Üç gezgin, Avustralya'nın uzak ve ıssız Outback bölgesine doğru heyecan dolu bir keşfe çıkmışlardır. Ancak yolculukları kısa süre içinde beklenmedik bir felaketle sonuçlanır ve kendilerini Wolf Creek kraterinin derinliklerinde mahsur kalmış olarak bulurlar. Kraterin kısıtlı çevresinde, bir bushman olan Mick Taylor'la karşılaşırlar. Mick, onlara yardım etmeyi teklif eder ve kendi evine kadar götüreceğini söyler. İlk başta bu teklifi memnuniyetle karşılayan gezginler, Mick'in niyetinin kötü olduğunu ve kendilerini büyük bir tehlikenin içine çekeceğini fark etmezler. Yolculuk sırasında, Mick'in gerçek yüzünü ve tehlikeli planlarını keşfettiklerinde, hayatta kalmak için verdikleri mücadele çok daha korkunç ve zorlayıcı bir hal alır.
İntikamın ardında gizlenen sadizm ve mazoşizm. Lou Ford, 1950'lerin ortasında Teksas'ın bir petrol kasabasında sakin ve nazik görünen bir şerif yardımcısıdır. Amiri, kırsal bir evde yaşayan bir kadına gözdağı vermesi için onu gönderir. Kadın, Lou'ya tokat atar; Lou da karşılık verir. Ardından, haftalar süren günlük ilişki sonucunda Lou, bunun aşk olduğuna karar verir. Kadın ona tamamen bağlanır ve kendini, Lou'nun bir intikam planında piyon olarak bulur. O, bu planın kasabanın zengin inşaat kralı Chester Conway’in oğlunu tehdit etmek olduğunu sanmaktadır. Ancak Lou'nun bambaşka bir planı vardır ve cinayetler birbirini izledikçe cesetler birikmeye başlar.
Fiona Wagner, gazetecilik yüksek lisansına devam ederken, üç yıl önce Crescent Hotel'de intihar eden annesi Samantha'yı derin bir şekilde yas tutmaktadır. Babası Dedektif Tom Wagner ise avukat Elliot Vincent'ın, genç kızının kendi hayatı ile ailesinin hayatı arasında zor bir seçim yapmak zorunda bırakıldığı brutal ölümünü araştırmaktadır. Kız, ailesini korumak için babasını öldürmek zorunda kalmıştır. Aynı zamanda piyanist Simon Campbell, parmaklarını mı yoksa işitme yeteneğini mi kaybedeceği arasında bir seçim yapmak zorunda kalınca, Tom, bir seri katilin insanları hedef aldığına dair korkunç bir ipucu bulur.
Yalnız bir anne, yalnızlık ve özlem içinde yaşarken, kaza geçirmiş yakışıklı bir adamı evine davet eder. Bu adam, kendini tehlikeli bir durumda bulan, cazibeli fakat psikopat bir kaçak mahkûmdur. Kadın, adamın gerçek kimliğini ve niyetlerini fark edemez, çünkü ona gösterdiği naz ve ilgi, kendi içinde bir rahatlama ve sıcaklık arayışıdır. Fakat, bu naz ve ilgi kısa sürede dehşet verici bir tehlikeye dönüşür. O korkunç gece boyunca, annenin hayatı ve çocuklarının güvenliği ciddi bir tehdit altına girer. Kendisini ve çocuklarını koruma mücadelesi verirken, kadın, bu yabancı adamın ne denli acımasız ve tehlikeli olduğunu anlayacak ve bu mücadelede hem fiziksel hem de ruhsal olarak sınanacaktır.
Özel Ajan Strahm ölmüş ve Dedektif Hoffman, Jigsaw'ın mirasının tartışmasız varisi olarak ortaya çıkmıştır. Ancak, FBI Hoffmann'ı yakından takip etmeye başladığında, Hoffmann, kaçınılmaz bir şekilde bir oyunu başlatmak zorunda kalır. Bu süreç, Jigsaw’ın büyük planının nihayet anlaşılmasını sağlar. Hoffmann’ın bu tehlikeli hamlesi, Jigsaw’ın karmaşık ve sinsi stratejilerini açığa çıkarır ve tüm planın ne kadar geniş çaplı olduğunu gözler önüne serer. FBI’ın baskısı ve Hoffmann’ın yeni stratejileri arasındaki çatışma, Jigsaw’ın mirasının gerçek yüzünü ortaya çıkarmak için kritik bir dönemeç haline gelir.